Herkese blog turumuzun altıncı gününden merhaba! Bugün
Apollon sizin için röportajı paylaşıyor! Ah, öylesine mutluyum ki... Müjde
Aklanoğlu ile röportaj yapmak benim için kesinlikle bir onurdu. O öylesine
tatlı, öylesine sevimli ve öylesine şeker bir in
san ki... Müjde Ablam oldu
benim. İsterseniz çok fazla konuşmadan sizler Müjde Ablam ile yapmış olduğum
röportajla buluşturayım...-Öncelikle Bir Şans Daha'nın blog turunu bize verdiğiniz için Olimpos Günceleri adına teşekkür etmek istiyorum! Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?
Merhaba. Ben Müjde Aklanoğlu. Moda tasarım mezunu, 2
çocuk annesi, evli çalışan, kitap delisi, aşırı duygusal ama bir o kadar
dominant bir kişiliğe sahip, İstanbul'da yaşayan bir şahısım.
-Peki ya Müjde Aklanoğlu dendiğinde akla gelen ilk şeyler nedir? En çok hangi özelliğinizle tanınırsınız arkadaşlarınız arasında?
Aslında göründüğünün aksine çok öyle aman aman arkadaşım
yoktur. Bir elimin parmaklarını geçmeyecek kadar azdır kadim dostlarım. Bunu
onlara sormak lazım ama Müjde dediklerinde ilk söyledikleri şey,
"Arkadaşım kitabın devamı nerede ya da yeni kitap var ufukta..."
oluyor sanırım ya da Müjde bana kıyafet bakalım,diyerek kolumdan tutulup ya
alışverişe ya gardıroba çekilmem oluyor... İki meslekli olmak bu sanırım.
-Ahaha, kesinlikle işiniz zor olmalı. Peki ya moda tasarımcılığı? Okumuş olduğunuz bölümden mezun olunca moda tasarımcılığı ile ilgilendiniz mi?
Evet. Mesleğimi çok seviyorum. Mesela boyalarla
bütünleştiğim zaman kendimi unutuyorum... Bazen yemeğe çıkmayı unuturum, herkes
gider ben kulağımda kulaklık, elimde boyalar akşam etmişimdir aç bilaç ve fark
etmemişimdir ya da piyasaya çıktığımda, kumaşçıların beni tanıyıp, kendimi
altın ambarına düşmüş cüce gibi görmek çok hoşuma gidiyor benim altınlarım
kumaşlarım...
-İnsanın işini severek yapması ne kadar güzel... Peki
ya yazarlık hayatınız ne zaman başladı?
Henüz yeni. Toplasan 3 sene bile olmadı yazmaya
başlayalı... Ama yazmak çok başka şeymiş, mesel yamadığım zaman kendimi yarım
gibi hissediyorum, bir yanım eksik kalmış gibi, hayallerim körelmiş, düşlerim
tükenmiş ama yazdığım zaman ufkum gibi, hayata bakış açımda değişiyor.
-Peki ya Bir Şans Daha? Onu yazmaya nasıl karar
verdiniz? Nelerden etkilendiniz?
Birden öyle karar verdim. Nasıl çıktı nasıl ilerledi
hayal gibi, ağlayarak, keyif alarak, bazen hayal kırıklığına uğrayarak yazdım
ama sonunda bitirdim. Kitap tamamlandığında içimde bir şeylerin daha
tamamlanmasının hazzını ama bitirmenin telaşını yaşadım. Onlar çok uzun zaman
geçirdim. Demir, Hazan ve Ecrin ailemden oldu çok zaman. Belki de başardığım
iyi şeylerden birisi de yazmaktı...
-Anlıyorum... Bir Şans Daha kesinlikle harika bir
kitap! Okurken çok sevdiğim ve yer yer duygu seline kapıldığım bir kitaptı.
Peki ya başka türlerde yazmayı deniyor musunuz?
Evet, romantik komedi yazmayı seviyorum. Bazen dram
yazarım, bazen de romantik komedi. Bir tane de tarihi kurgu denemem var. Ha
bilim kurguyu unutmayalım ama onları ne paylaştım ne basım için hazırladım hala
cesaret toplamaya çalışıyorum...
-Emin olun okurlarınız ve biz, sizin kaleminizden
çıkan başka türleri de okumak istiyoruz! Peki ya bu kitabı yazarken size
yardımı dokunan en önemli kişi kimdi?
Belli bir kişi yoktu çünkü kocaman bir kitle vardı
arkamda. Hiç yalnız değildim onların hayatlarını yazarken, okuyucularım da
duygularına tercüman oldular.
-Ne kadar güzel... Sevdiğiniz insanların desteğini
hissetmek çok güzel olmalı. Wattpad hakkında konuşursak... Wattpad'de mi
yazmaya başladınız ilk olarak? Yani... Nasıl desem. Büyük bir kitleye hitap
ettiğiniz ilk yer Wattpad miydi?
Yok, küflü.com da başladım ilk, sonra Facebook'a ve
Wattpad'e geçtim. Şu anda sadece Wattpad'de yazıyorum. Orada olmak bana huzur
ve mutluluk veriyor.
-Wattpad son zamanlarda gerçekten büyük bir kitleye
hitap eder hale geldi. Hiç düşünmüş müydünüz bu kadar
ilerleyebileceğinizi?
Aklıma bile gelmedi. İnsan online yazdığında ve birebir
okuyucuyla görüş birliği ettiğinde yazar olduğunu cidden hissediyor.
-Kesinlikle size katılıyorum... Çocuklarınızdan bahsetmek istiyorum bir de. Bir Şans Daha'da Ecrin karakterini çok sevdim ben! ^^ Siz de bir anne olarak çocuklarınızı eminim ki çok seviyorsunuzdur. Ecrin'i yazarken onları düşündüğünüz oldu mu?
-Kesinlikle size katılıyorum... Çocuklarınızdan bahsetmek istiyorum bir de. Bir Şans Daha'da Ecrin karakterini çok sevdim ben! ^^ Siz de bir anne olarak çocuklarınızı eminim ki çok seviyorsunuzdur. Ecrin'i yazarken onları düşündüğünüz oldu mu?
Ben Ecrin hasta olduğunda, sanki -evlerden ırak- kendi
kızım hasta olmuş gibi hissedip ağladım. Sonra Ecrin için Lösemili ailelerle
görüştüm ve ben halime şükreder oldum. Çok zordu. Ben Ecrin'in annesi oldum bir
süre ve hiç kolay olmadı. Rabbim kimseyi evladıyla sınamasın.
-Ah, evlat acısı ne kadar kötü bir şey... Evlerimizden ırak olsun, dediğiniz gibi. Her roman yazarından izler taşır derler. Bir Şans Daha isimli romanınızda her karakter sizden bir parça taşıyor mu? Ya da başınızdan geçen olayları yazdığınız oldu mu?
-Ah, evlat acısı ne kadar kötü bir şey... Evlerimizden ırak olsun, dediğiniz gibi. Her roman yazarından izler taşır derler. Bir Şans Daha isimli romanınızda her karakter sizden bir parça taşıyor mu? Ya da başınızdan geçen olayları yazdığınız oldu mu?
Evet. ben fark etmedim ama geçen ban bir yazar ve
okuyucum olan can arkadaşım Esra geldi. O gün benden kaldı ve beni takibe
almış. Ben her karakterime muntazam olarak yatak toplatıp, her sabah
nevresimlerini silkeletiyormuşum ve ben bunu yaparken yakalandım. Şok oldum!
Yazdığımı bile unutmuştum ama her kitabımda mutlaka bir kere varmış. Kim bilir
daha benden neler vardı içinde diyormuşum. Dur ya bir ara okuyayım ne
yazmışım... Eyvah! :D
-Ahaha farkında olmadan kendinizden bir şeyler
katmışsınız anlaşılan. Bir Şans Daha'yı yazarken hissettikleriniz nelerdi?
Ecrin doğmadan öncesinden bahsetmek istiyorum tabii. Ecrin doğduğunda gerçekten
onun annesi gibi olduğunuzu söylemiştiniz. Peki ya öncesi?
Öncesinde çok başka bir alemdeydim. Hem Hazan'a üzülüyor
Hem Demir gibi, bir erkek gibi düşünmeye çalışıyordum ve inanın bu o kadar
zordu ki... Hele hata yapan birisi gibi düşünmek ve onun ruh haline bürünmek.
Aldatılan bir kadının o aşağılanmasını iliklerine kadar yaşayıp, yine de bu
olaya profesyonel bakabilmek...
-Zorlansanız da bu işi çok iyi başardığınızı söylemem gerek! Gerçekten kaleminizi çok beğeniyorum ve yeni kitaplarınızı sabırsızlıkla bekliyorum. Bu keyifli sohbet için çok teşekkür ederim Müjde Ablacım :'')
-Zorlansanız da bu işi çok iyi başardığınızı söylemem gerek! Gerçekten kaleminizi çok beğeniyorum ve yeni kitaplarınızı sabırsızlıkla bekliyorum. Bu keyifli sohbet için çok teşekkür ederim Müjde Ablacım :'')
Rica ederim ablacığım bende kendimi sohbet eder gibi
kaptırdım. Hatalarım olduysa affola. Çok sıcak kanlı ve iyi eğitimli
gençlersiniz sizi tanımak bana hediye. Ben de teşekkür ederim.
-Ne demek ablacığım, asıl bizler bir hata ettiysek sen affet. Seninle tanışmak büyük bir onur ve mutluluk!
Ve işte Müjde Aklanoğlu ile gerçekleştirdiğim sohbetin sonuna geldik! Ben Müjde Ablam'ı gerçekten çok sevdim. Kendisi çok sıcakkanlı ve harika bir insan! Yeniden Bir Şans Daha'nın turunu bize verdiği için teşekkürlerimi sunuyor, siz değerli okurlarımın huzurundan ayrılıyorum. Bu blog turda da bana ayrılan sürenin sonuna geldik! Olimpos Günceleri bomba gibi geri gelecek!
-Ne demek ablacığım, asıl bizler bir hata ettiysek sen affet. Seninle tanışmak büyük bir onur ve mutluluk!
Ve işte Müjde Aklanoğlu ile gerçekleştirdiğim sohbetin sonuna geldik! Ben Müjde Ablam'ı gerçekten çok sevdim. Kendisi çok sıcakkanlı ve harika bir insan! Yeniden Bir Şans Daha'nın turunu bize verdiği için teşekkürlerimi sunuyor, siz değerli okurlarımın huzurundan ayrılıyorum. Bu blog turda da bana ayrılan sürenin sonuna geldik! Olimpos Günceleri bomba gibi geri gelecek!
Blog turumuzun takvimini görmek isterseniz, belki
kaçırdığınız yazılar vardır!
Bende hiç söyleşi yapar gibi hissetmedim kendimi... Geçen Şefika'yla bir de sizinle öyle oldu... Gerçekten karşındaki kişiler şahane olunca insan o algıdan soyutlanıp tamamen samimiyete bürünüyor... Ve burada konuştuklarımızı bir an bile düşünmeden cevaplamıştım ve sonra acaba ne dedim hata mı ettim diye düşünmüştüm ve şimdi gördüm ki, seninle söyleşi değil çaylı kekli sohbet yapmışız biz... Bende size çok teşekkür ederim sizinle tanıştım hediye gibiydiniz bana...
YanıtlaSilMerhaba blogunuzu yeni keşfettim ve takibe aldım ben de bloguma beklerim sevgiler :)
YanıtlaSilmakyajtavsiyem.blogspot.com.tr